“Nerede o eski bayramlar”
Çin’in Vuhan şehrinde başlayan Kovid-19 salgını insanların sosyal hayatlarında büyük değişikliğe sebep oldu. Salgını önlemek için hayata geçirilen kurallar sebebi ile bizler alıştığımız birçok şeyden mahrum kaldık. Kovid-19 sürecinde Ramazan ayını geride bırakmaya birkaç gün kaldı. Müslümanlar olarak bu bayrama eski alışkanlıklarımızdan uzak bir şekilde gireceğiz gibi.
Türkiye olarak bu mücadeleyi inşallah başarıyla tamamlayacağız. Bundan dolayıdır ki tedbir olarak arife gününden itibaren 4 gün boyunca sokağa çıkma kısıtlaması uygulanacak. İlk defa bayram namazı kılamamanın hüznünü birlikte yaşayacağız. Sevdiklerimizin, anne ve babamızın ve birçok sevdiğimiz büyüklerimizin ellerini öpemeyeceğiz. Üzülerek ifade ediyorum ki gönüllerin hoş edildiği bayram ziyaretleri maalesef gerçekleşmeyecek.
Böyle bir zamanda akıllı telefonlarımız ile tüm kutlamalarımızı büyük ihtimalle telefonla veya görüntülü görüşmelerle yapacağız. Belki telefonumuz ilk defa asıl görevini yerine getirecek.
Bu bayram büyüklerimiz yani 65 yaşın üzerinde olan sevdiklerimiz 24 Mayıs Pazar günü sokağa çıkma izinleri olacak. Hatta seyahat belgeleri onaylanan yaşlı sevdiklerimiz bayrama memleketlerine de gidebilecekler.
Çocukluğumda hatırlarım komşularımızın kapılarını çalıp, bayramlarını tebrik eder, ellerini öperdik. Bu bayram çocuklarımız bu sevinçlerinden mahrum kalacaklar.
Hafızamda kalan ve hiç unutmadıklarımın arasında olan kabristan ziyaretleri. Arife günü büyüklerimiz bizleri vefat etmiş akrabalarımızın kabirlerine götürür, onlara dua ederdik. Kabristanlar üzülerek ifade edeyim ki bu sene sessizleşecek.
Sizlerde bilirsiniz ve mutlaka yakınlarınızın birçoğundan duymuşsunuzdur. “Nerede o eski bayramlar” sözü ilk defa bu bayramda çok daha fazla anlam kazanacak gibi.
Alınan tedbirler neticesinde bayram ziyaretleri oldukça azalacak. Salgın döneminde telefonlarımızla bayram kutlamalarını gerçekleştireceğiz. Allah rahmet eylesin, annem bayramdan önce hazırlık yapmaya başlardı. Ablalarım bayram temizliği yanı sıra tüketilmek üzere yaprak sarmaları ve çeşitli ikramlar hazırlardı. Bu bayram ziyaretler olmayacağı için bu gibi güzel hazırlıklardan da mahrum kalacağız.
Bizim çocukluğumuzda ziyaret edemediğimiz yakınlarımıza kartpostallar gönderirdik. Şimdiki gençlik büyük ihtimalle bunları bilmiyorlar. Teknoloji ile birlikte kartpostal gönderme işleri de kalktı.
Bu sene “Nerede o eski bayramlar” sözünün güçlü bir şekilde hatırlanacağını zannediyorum.
Yazıma burada son verirken başta Tüm İslam aleminin ve Bahçekent’lilerin Ramazan Bayramını en içten duygularla kutlar, nice bayramlara, hayır, sağlık üzere sevdiklerinizle kavuşmanızı Yüce Allah’tan dilerim.
Ercan KUTLU