GÖNÜLLERİ FETHEDEN DURUŞ
Türkiye son 20 yıl içinde bazı konularda çok ciddi mesafeler kat etti. Bunlardan en önemlilerinden biri de önceleri kendilerine ulaşmanın mümkün olmadığı, olsa bile çok zor ortamda diyalog kurulabilen il ve ilçelerin en tepe yöneticileriydi. Özellikle devlet ve millet kaynaşmasının güzel bir örneğinin sergilendiği yönetici ve yönetilen halkın aralarındaki mesafeleri ortadan kaldıran mülki idarenin halkla bütünleşmesiyle birlikte millette de devletine sahiplenme duygusu artmaktadır.
Yeni dönem devlet yönetiminde Cumhurbaşkanımızı temsil eden mülki idarenin ilçe yöneticileri kaymakamların halkın içinde olmaları devlete olan güveni, sevgiyi ve saygıyı arttırmaktadır.
Bu yazımızda da böylesi abide bir şahsiyetten sizlere bahsedeceğim. Ege’nin incisi Şehzadeler şehri Manisa’nın güzide ilçelerinden Turgutlu’da görevini tamamlayıp İçişleri Bakanlığı mülki idare atamaları ile İstanbul Başakşehir’e atanan, daha henüz ilçede fiili göreve başlamadan isminin bile zikredilmesi ile ilçeye bir serinlik, bir huzur ve esenlik getiren, devlet ve millet kaynaşmasının en güzel örneklerini sergileyen bir isim. Gerçek bir devlet adamı, gerçek bir vatan ve millet sevdalısı bir dostumuzdan söz ediyorum. Manisa’dan İstanbul’a geldiği günden bu yana hiç durmak bilmeyen, halkın içinde, milletin dertlerine kulak veren, hizmetleri milletin ayağına seren, gönünün güzelliği ile herkes tarafından kısa sürede sevilen kaymakam Uğur Turan’dan bahsediyorum.
Başakşehir gerçekten çok şanslı. Zira ilçenin tepe yöneticisi konumundaki kaymakam gece gündüz koşturuyor. Kendini hizmete ve halka adamış mesai mefhumu gözetmeksizin koşuşturuyor, çalışıyor. Klasik kaymakam anlayışını bir kenara itiyor. İlçede herkese karşı eşit mesafe gözetiyor. “Kimsenin kimseden üstünlüğü yok” diyen kaymakam, “biz devletimiz için varız, adalet ve hizmet için varız. Hakkın, haklının yanında olmak, mazlumun sesi olmak ve sesini duyurmakta zorlanan kitlelerin sesi olmak için varız” diyor.
Çok kısa sürede kaymakamlık personelinin çalışma azmi bile değişmiş. Kendilerine değer verildiğini gören personelin çalışma şevkini arttırmış.
SADECE BİR YÖNETİCİ DEĞİL
Kaymakam Uğur Turan sadece bir yönetici değil, gençlerin ağabeyi, yaşlıların oğlu, yaşdaşlarının ise kardeşi gibi tavır sergiliyor. Hiç kimseyi kırmıyor. Gönlündeki sevgiyi karşısındaki kişiye mutlaka hissettiriyor. Sıcaklığını hemen kalbinizde görebiliyorsunuz. Ben kendisini Turgutlu’dan bu yana tanıyorum. Tez canlıdır, hiç dur durak bilmez. “Devlet bizden çalışma bekliyor, millet bizi yanında görmek istiyor. O nedenle bize rehavet yakışmaz, bize durmak yaraşmaz. Hep koşan olmalıyız” der. Allah kendisine güç kuvvet versin. Yardımcısı olsun.
Başakşehir’de hiçbir programı aksatmıyor. Özellikle eğitim camiasının hep yanında. Pazartesi sabahları bayrak törenlerine katılır, öğrencilerin arasında yer alır. Öğretmenlere her daim moral verir. Yarınlarımızın emanet edildiği öğretmenlere ayrı bir değer vermekte onlara hep sizin yanınızdayım mesajı vermektedir. Makam odasına tıkılı kalan bir yönetici değil. Her an kendisi ile sokakta, işyerinizde, evinizde karşılaşabilirsiniz. Bir bakmışsınız sizleri evinizde ziyaret ediyor, hatta öyle ki, bir gencin kız isteme davetini bile kırmayarak icabet ediyor. İşte devlet yöneticisi böyle olmalı. Makama kapanarak gelen herkese tepeden bakan bir anlayışta olmamalı.
Kaymakam bey, insanlara ayırım yapmadan gösterdiği bu nezaket ve zarafetten dolayı, kısa sürede herkes tarafından sevilen birisi oldu. Kaymakamın şahsına gösterilen sevgi aynı zamanda devlete karşı da bir muhabbet oluşturdu. Toplumumuz böylesi sempatik, duyarlı ve insana değer veren yöneticileri gördükçe, devletine karşı da muhabbeti, sevgisi artıyor. Her karşılaştığımızda bir Manisalı gibi davranarak hemşerim deyişi bizi ayrıca mutlu ediyor. Kendisi vatan toprağının birçok noktasında görev yapmış, her yerde gönlünü millete açık tutmuş.
Başakşehir şanslı demiştik. Evet, şuanda Başakşehir’in çok çalışan ve kendini millete adayan gönül insanı bir kaymakamı var. Bu sayede Başakşehir’de görev yapan bütün devlet yöneticileri onun hızına yetişmek için kendi eforlarını arttırdılar. Bu da vatandaşa daha hızlı, daha konforlu ve güvenilir hizmet olarak yansımaya başladı.